Her insanın bir İsmail’i vardır. En çok kıymet verdiği, gözünden bile sakındığı bir İsmail… Allah Teâlâ bir ayetinde şöyle buyurur. “Allah, Mü’minlerden mallarını ve canlarını, kendilerine (verilecek) cennet karşılığında satın almıştır…” (Tevbe, 111)

Can ve mal… En kıymetli şeylerimiz. Canından vazgeçebilmek, malından vazgeçebilmek zordur ve zorluğun mükâfatı cennettir. İnsan için en kıymetli şey canıdır. Canını Allah yolunda feda edenler, İslâm için kanını akıtanlara cennet vadedilmiştir. Bir insanın en büyük İsmail’i canıdır.

Peki, bizim en kıymetlilerimiz nelerdir. Kimisi için paradır… Kiminin çocuk… Kiminin arabadır en kıymetlisi… Kiminin ev… Kiminin diplomadır… Kiminin makam… Kiminin unvandır… Kiminin şan şöhret… Kiminin eş… Kiminin arkadaştır en kıymetlisi…

Kişi en kıymetlisini feda etmeli… En değerli şeyini feda ederse kazanacağını bilmeli… Rabbi için gözbebeğinden vazgeçmeli… Gerekirse evladını kurban etmeli… Hz. İbrahim’in oğlu İsmail’i kurban etmesi gibi…

Hz. İsmail’in boynunu bıçağın altına koyması gibi… Habil’in en güzel hediyeyi adaması gibi Hz. Meryem’in küçük yaşta adanması gibi biz de adamalıyız en kıymetlimizi…

Her çağda olduğu gibi yaşadığımız şu çağda da zaman en değerli hazinedir. Kişi zamanını en güzel şekilde değerlendirerek zamanını adamalıdır İslâm’a. Vaktini telefonla, televizyonla değil de ilimle, davetle geçirerek adamalıdır en değerli hazinesini… Bir hadîs-i şerîfte kişiye mahşer gününde sorulacak sorulardan biri de ömrünü nerde geçirdiği olacaktır. Bu soruya güzel bir cevap verebilmek için adanmalıdır zamanımız Allah yolunda…

Gençlik de en kıymetlimiz değil midir? Ömrümüzün en güzel vakitleri olan gençlik… Gidince bir daha geri dönmeyecek olan gençlik… Hayatının en güzel çağlarını eğlenceyle, internet köşelerinde değil de seccadesinin üzerinde gözyaşlarıyla geçirerek adamalıyız gençliğimizi… İhtiyarlık gelmeden gençliğimizin kıymetini bilerek adamalıyız.

En sevdiğiyle imtihan olur insan. Kimi zaman evladıyla, kimi zaman eşiyle, kimi zaman malıyla, kimi zaman canıyla. En sevdiğinden vazgeçmesini bilmelidir insan. Rabbi için en sevdiğini bağışlamalıdır. İsmaillerimizi kurban etmeden kurbana kavuşamayız.

 

 

Bu yazıya yorum bırakmak ister misiniz?