Müslümanlar 1400 yıllık birikimin farklılığını kardeşlik içinde yürütüyordu. Fakat ne oldu da son yüz yıldır ayrılığa ve çatışmaya sürüklendi?
18. yy’dan itibaren tarihi olaylara bakarsak mesele anlaşılır belki. Batı’nın, İngiltere’nin ve ABD’nin Ortadoğu ve İsrail projesi bu çatışmanın ve ayrılığın temel kaynağı!
İngilizler özellikle Lawrence gibi ajanlarını -ki şu an bunların sayısı çok çok fazla – İslam ümmetinin içine soktular, hem de imam olarak, halife olarak..!
Bu şekilde İslam aleminin zengin olan medeniyet farklılığını ayrılığa dönüştürerek Müslü- manları çatışmaya ve bölünmeye sürüklediler..! Özellikle Şii bloğuna vaat edilen Şii hilali, İran’ı cezbetmiş ve bu zenginlik hızla ayrılığa ve çatışmaya dönüşmüştür. Mezhep farklılıklardan çok siyasi hâkimiyet ve toprak politikası bu çatışmayı üst noktalara taşımıştır.
Bir Kızılderili atasözü: “Bir derede iki balık kavga ediyorsa kesinlikle beş dakika önce oradan bir İngiliz geçmiştir.” der. Çünkü İngilizler hâkim olmak istediği yerin ahalisini birbirine düşürmek için tüm detayları kullanır ve halkı zayıflattıktan sonra oraya hükmeder.
İngilizler İslam’ın zengin olan bu farklılıkları 200 yıldır çatışmaya götürdü ve özellikle de yumuşak karnımız olan Şiilerle işbirliği yaparak ümmetin birliğini bozdu.
Bu konuda Şiilere ve İran’a büyük iş düşüyor fakat mezhep aşkı ve Ortadoğu’daki hâkimiyet sevdası onları büyülemiş gözüküyor.
Bu ayrılık ve çatışma Ortadoğu’da daha da artarak İngiliz hakimiyetini perçinleştirdi. Ülkemizde maalesef bugün bu çatışmanın izdüşümlerini sol örgütler bloğu aracılığıyla yaşıyoruz. Kazılan çukurların, patlatılan bombaların arkasında bunlar var.
İngilizler dünyaya ve Ortadoğu’ya şirketler aracılığı ile hükmediyor ve devlet yöneticilerini de bu yolla finanse edip yönlendiriyor..!
Bu şirket İngiliz Financial Times’tır. İngiliz Financial Times’ın patronları Rotschild ailesi ve Rockfeller’dir.
1600’lü yıllarda Rotschild Hanedanı ilk bankayı kurmak için harekete geçer.
Amsterdam Bank’ı, Hollanda’daki Orange Hanedanı ile ortak hareket ederek birlikte kurdular. Hollandalı Orange Hanedanı üyesi Prens William’a gittiler. Ona İngiltere’den kız baktılar. İngiliz Kral James’in kızı ile evlendirdiler. Böylece İngiltere ile Hollanda’yı akraba yaptılar.
Hollandalı Prens kuşağından 3. Willam bir süre sonra İngiltere tahtına oturan isimdi. İşte 3. William 1600’lü yılların sonuna gelindiğinde Rostchild Hanedanı’na İngiltere’de banka kurması için çağrı yapan isim oluyordu. O günden sonra birbirine akraba olan, para ve kaoslardan beslenen bu aile tarafından yeryüzüne yayılan yüzlerce banka kuruldu.
Hepsi toplanıp Adacıklar Kulübü’ne üye oldu. Bu kulüp üyesi George Soros, Quantum Fun NTV’ye sermaye sağlıyordu. George Soros’un bu bankası Hollanda sömürgesi Curaco Adası’nda işlem yapıyordu. Curaco Adası ise uyuşturucu paralarının aklandığı yer olarak kayıtlara geçiyordu.
Dünyada uyuşturucunun devlet tarafından dağıtıldığı ülke Hollanda uyuşturucu baronları yatağıdır.
Hollanda uyuşturucu mafyasının başında da bir İngiliz vardır. Petrol, para, uyuşturucu, bankalar, para aklama, cinayetler, cinsellik, ahlaksızlık, medya algısı ve ülke yönetimleri konusunda muazzam ilişkiler ve akrabalıklar yaşayan iki ülke karşımıza çıkmaktadır: İngiltere ve akrabası Hollanda.
Ve bu yolla şimdi Ortadoğu’da Müslümanlara hükmediyorlar.
Teşhise uygun çözümler bulunabilir. Ayrılığın temeli dış kaynaklıdır, Müslümanlar bir şekilde birbirleriyle anlaşır fakat içimizdeki İngiliz Müslümanlar buna çomak sokuyor, birliğimize engel oluyor.
İngiliz oyunu çok güçlü bir şekilde devam ediyor maalesef.
Böyle devam ederse kan, gözyaşı, ayrılık ve katliamlar maalesef bu şekilde devam edecek ve kardeşlerimiz zindanlarda çürüyecek, darağacında sallandırılacak, Ortadoğu’da ve ülkemizde bu oyun bitmeyecek.
İslam gençliği olarak oyunların farkında olup gece gündüz demeden ‘Gayemiz Allah’ anlayışı içinde çok çalışmalı ve İslam âleminin kurtuluşu için gayret göstermeliyiz.
De ki: “Yapacağınızı yapın. Allah da, peygamberi de, mü’minler de yaptıklarınızı görecek ve gizli olanı da açık olanı da bilen Allah’a döndü- rüleceksiniz. O, size yapmakta olduklarınızı bildirecektir.” (Tevbe, 105)
