Sercan BİLGİN
Karanlık soğuğa teslim olurken
Çorak topraklar ne kadar da geveze
Soğuk, ölesiye karanlık
Karanlık, ölesiye soğuk
Kısır bir döngü hâlini almış
Karanlık soğuğu gizlerken
Soğuk karanlığa kalkan
Ortalık curcuna aslında ve alayına düşman
Kış uykusuna inat yatan insancıklar
Narkoz etkisi beyinleri bitirirken
Kalpleri de ayrıca taşlaşmış
Taşlardan da katılaşmış insancıklar
Sigara dumanı kadar anlamsız hayat!
Niçin içiyorsun o zaman dediğim adam
Bilmiyorum öyle geldik öyle gidiyoruz
Ömür işte!
Tüketiyoruz deyince.
Bir acı kapladı o anda bedeni
Can yanar,
Tüm genişliği ile dünya dar gelir
Ve şeytan gelir akla
Kahkahalar çınlıyor kulaklarda
Bu hazin tablo karşısında
Başlar iki elin arasında
Ve kaşlar oldukça çatık
Yaratıcının mesajı geliyor o ara
Diyordu ya şair
“Ey rehberim,
Yoldaşım, sırdaşım, alın yazım
Geçmişim ve geleceğim.
Seni okuyup, seni sevecek
Uğrunda gözyaşı döküp
Gerekirse yolunda can verecek
Benim yine ben.”
Derken uyandı adam.
Gözyaşları yüzünü ıslatırken
Buğulu camdan baktı nemli kalbi ile.
Ve dedi ki adam
Ey Rabbim sen halkımı affet
“Şüphesiz onlar bilmiyorlar”