Elektrik Teknikeri
Sosyal medya kullanımı günümüzde gençliğin ayrılmaz bir parçası olmuştur. Sosyal medyanın aşırı kullanımı, gençlerin dikkatini fazla çekmektedir. Gençlerin sosyal medya bağımlılığı, sosyal medya olmayan bir yaşam alanının düşünülemediği bir seviyeye ulaşmıştır. Gençliğin sosyal medyaya aşırı ilgisi, maalesef bağımlılığa yol açmıştır. Çeşitli araştırmalar sonucunda sosyal medyanın aşırı kullanımının, gençliğin üzerinde olumsuz birçok etkiye sahip olduğu artık kabul görmektedir. Fakat unutulmamalıdır ki, sosyal medyanın gençliğin hayatı üzerinde bazı olumlu etkileri de vardır.
Sosyal medyanın avantaj ve dezavantajları düşünüldüğünde, sürekli değişim halinde olan iletişim ve teknolojinin; hayatı çok kolaylaştırmanın yanında bazı zararlı etkenlere de kapı araladığı görülmektedir. İnsan hayatına fayda sağlamak için oluşturulan bu sosyal ağların yanlış kullanılması onu tehlikeli bir silah haline getirmektedir. Hayatımızın her anına hükmeden internet ortamının doğru kullanıldığı takdirde olumlu etkileri saymakla bitmeyecek kadar çoktur.
Sosyal Medyanın Tuzakları
Bu tuzaklardan en büyüğü medyanın kadınlar üzerinde bir etki bırakmak için kullanılmasıdır. Sosyal medyada tanıştığı bir kadının evlenme vaadiyle kandırılması ya da evli kişilerin birbirlerini aldatması gibi sonuçlarla çok fazla karşılaşabiliyoruz. Bu da çiftlerin boşanmalarına neden olmaktadır.
Sosyal medya ayrıca dolandırıcıların en çok kullandığı alanlardan biridir. Ticaret yapıp parasını ikiye katlamak isteyen ve daha sonra elindeki tüm kazancını internet dolandırıcılarına kaptıran insanlara günümüzde çok fazla rastlıyoruz. Ayrıca ‘sanal marketler’den alışveriş yapıp sonucu üzücü biten durumlarla karşılaşabiliyoruz. Sosyal medyada bu gibi alışveriş siteleri hayli fazla olduğundan onların tek hedefleri insanların ihtiyacını karşılamak yerine, onlardan kısa yoldan para koparıp onları dolandırmayı başarabilmektir. Muhakkak ki, sanal ortamda doğru ve güvenilir alışveriş siteleri de mevcuttur.
Bir başka tehlike de çocukların oynadığı sanal oyunlardır. Çocuğunu takip etmeyen ebeveynler olduğu takdirde, çocukların oyunlarda geçirdikleri zamanın hayli fazla olacağı ve çok kötü sonuçlara neden olacağı açıktır.
Günlük hayatın vazgeçilmez bir parçası haline gelen sosyal medyanın kullanım yaşı her geçen gün daha da düşüyor. Bu durum çocukların kontrolsüz bir biçimde internet ortamına dâhil olduğunun en açık delilidir.
Küçük yaşlardaki çocukların sosyal medyada dolaşmaları oyun ve diğer uygunsuz internet sitelerinde zaman geçirme tutkuları; onların kendi benliklerini kaybetmelerine, zekâ gelişiminin olumsuz yönde etkilenmesine, düşünme kabiliyetlerinin yok olmasına, hayal güçlerinin zayıflamasına, bedensel gelişimlerinin olumsuz etkilenmesine, daha sayamadığımız birçok kötü ve olumsuz durumların yaşanmasına neden olmaktadır. Araştırma sonucunda en sık kullanılan sosyal medya platformunun sosyal ağ siteleri; sosyal medyayı genel olarak en sık kullanan yaş grubunun ise, 15-24 olduğu belirlenmiştir. (1)
Gördüğümüz bazı çocukların aşırı duygusal olması ya da çok yaramaz olmasının sebeplerinden bir tanesi aşırı sosyal medya kullanımı veya akıllı telefon, tablet gibi cihazlardan oyun oynaması olarak görülüyor. Burada aile büyüklerinin hatası çok büyüktür. Kendi rahatları için bazen bilmeyerek çocuklarının beyinlerine ciddi anlamda zarar verebiliyorlar. Misafir olunca veya ev temizliği yapılınca veya çocuk yaramazlık yapınca, ağlayınca ve benzeri durumlarda hemen onun eline telefonu, tableti, bilgisayarı verip başlarından salıyorlar. Böylece çocuğun uslu oturması sağlanır ve çocuk internet dünyasında kaybolmaya mahkûm bırakılır. Oysa büyükler çocuklarına çok zarar verdiklerinin farkında bile değiller. Bu şekilde büyüyen bir çocuğun zekâ gelişimi karmakarışık oluyor.
Öte yandan İngiltere’de sosyal medyada aralıksız olarak 12 saat boyunca oyun oynadıktan sonra kan pıhtılaşmasından dolayı bir insanın hayatını kaybettiğini duyabiliyoruz.
Aktif Kullanıcı Sayısı: 1,2 Milyar
Facebook, insanların başka insanlarla iletişim kurmasını ve bilgi alışverişi yapmasını amaçlayan bir sosyal paylaşım sitesidir. 4 Şubat 2004 tarihinde Harvard Üniversitesi 2006 devresi öğrencisi Mark Zuckerberg tarafından kurulan Facebook, öncelikle Harvard öğrencileri için kurulsa da günümüzde bütün dünyayı kapsayan bir iletişim ağı haline dönüşmüştür. Facebook’u bilmeyen kimse neredeyse kalmadı. (2)
Son zamanlarda virüs gibi yayılan Tik Tok Uygulaması Asya ülkelerinde oldukça popüler olan müzikli danslı video yükleme uygulaması Tik Tok hastalığı maalesef yurdumuza da sıçramış durumdadır. Bu uygulama mahremiyet tanımayan gençlerin beynini, davranışlarını, hayâ, iffet, ahlâk, utanma vs. duygusuna zarar veren bir hastalıktır, bundan bir an önce kurtulmak gerekir. Bu konuya yetkililerin el atması gerekmektedir.
Dinimizde hayânın, iffetin, ahlâkın yeri çok mühimdir. Allah’tan (c.c) utanmak, imanın kuvvetli olduğuna, hayâsızlık da imanın zayıf oluğuna alamettir. Hadîs-i şerîflerde buyruluyor ki: (Allah Teâlâ’dan hayâ edin! Allah’tan hayâ eden, kötü düşünceden uzak durur, midesine girenleri kontrol eder, ölümü hatırlar.) (3)
Sosyal Medya Nasıl Kullanılmalıdır?
Öncelikle kendimizden başlayarak sosyal medyayı kendi nefsimizin arzularına bırakmamalıyız. Nasıl ki, yaşantımızın tüm alanını Allah’ın çizmiş olduğu yoldan yürüyerek, sapmamaya gayret ediyorsak sosyal medya kullanırken de bu çizgiden sapmamaya gayret göstermemiz gerekir. Hayâmıza, ahlâkımıza, iffetimize zarar verecek tüm ağlardan ve uygulamalardan hem kendimizi hem de ailemizi uzak tutmalıyız.
Gençlerimize ve çocuklarımıza İslâmî bir şekilde sosyal medyanın nasıl kullanılması gerektiği ile ilgili bilgi vermek, her daim Allah’ın bizi gözetlediğini bilmelerini öğretmeliyiz. Küçük yaşta olan çocuklarımızı sosyal medyadan uzak tutmalıyız. Ağladıklarında veya yaramazlık yaptıklarında susmaları için ellerine akıllı telefonları, tabletleri bilgisayarı vermek veya televizyon izletmek yerine onlarla oynamak; sohbet ederek kültürümüze ait oyunlarla oynamalarını sağlamalıyız.
Onların televizyondan izledikleri tüm kanalları iyi seçmeliyiz. Onlara faydadan çok zarar veren tüm kanalları silmeliyiz; hatta dinledikleri müzikler bile dinimize uygun olmalı; isyan, şirk gibi sözlerin bulunmamasına dikkat etmeliyiz ve onlara her konuda vakit ayırmalıyız.
İbn Abbas’ın (r.a) naklettiğine göre Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurmuştur: “İki nimet vardır ki, insanların çoğu (onları değerlendirme hususunda) aldanmıştır: Sağlık ve boş zaman.” (4) Bu hadîs-i şerîfte buyrulduğu gibi boş vaktimizi hiçbir zaman israf etmemeliyiz. Çünkü mümin bir insan boş zamanını sosyal medya ve internette gezinerek geçirmemelidir.
İhtiyacımız olan her şeyi sosyal medyada aramamak gerekir. Bilgi ihtiyacını kitaplardan araştırma yaparak elde etmeliyiz ve İslâmî hayatımız için gerekli bütün bilgileri kitaplardan elde etmeye çalışmalıyız. Sadece akıllı telefonlara, teknolojik ürünlere bağlı kalmamalıyız.
Ey kardeşim! Durmadan tövbe istiğfar et. Küçük büyük tüm günahlardan sakın. Uykudan evvelki bir müddeti nefsini muhasebeye ayır. Zamanını değerlendir. Çünkü vakit hayattır. Boşa geçirme. Şüpheli şeylerden kaçın ki, harama düşmeyesin.
Hamdullah AYDOĞDU
Kaynakça
1) Anadolu Üniversitesi. 2) SEO Akademisi. 3) Tirmîzî. 4) Buhârî.