Ramazan’ın anlamı; yaz aylarının sonunda ve güz (yaz ve kış arasında yer alan) mevsimlerin başında yağan yağmur manasına gelir. Nasıl ki bu yağmur yerdeki kiri temizliyorsa, Ramazan ayı da müminleri günahlarından öylece temizler. Ramazanın diğer bir manası ise ‘Yanmak’tır. Yani demek oluyor ki Ramazan, oruç tutan kimsenin günahlarını yakıp yok eder. Ramazan ayında Kuran-ı Kerim indirilmiştir. Kuran-ı Kerim’de birçok ayet Ramazan ayında tutulması gereken oruçtan bahsetmektedir.
O ayetlerden birinde Allah (c.c) şöyle buyurmaktadır:
“Ey iman edenler! Sizden evvelki (ümmet)lere yazıldığı gibi, sizin üzerinize de oruç yazıldı (farz kılındı) ta ki korunasınız.” (Bakara, 183)
Peygamber Efendimiz (sav) ise bir hadis-i şeriflerinde şöyle buyurmaktadır:
“Oruç, insanı cehennem ateşinden koruyan bir kalkandır. Tıpkı sizi harpte ölüme karşı muhafaza eden bir kalkan gibi.”1
Savm-ı Ramadan (Ramazan orucu) imanın beş şartından biri olup, hicretin ikinci yılında Medine’de farz kılınmıştır. Farz kılınmış olması, “Mü’minim” diyen herkesin bu emri yerine getirmesi demektir. Hasta veya sefer hali hariç her akl-ı selim Müslümanın bu ibadeti yerine getirmesi gerekir. Tabii hasta olan iyileşince, seferi olan ise yolculuğunu bitirince tutamadıkları gün adedince kazalarını tutmaları icap eder. Aksini yapan, bilerek tutmayan ise günahkâr olmuş ve Allah’ın emrini yerine getirmemiş olur.
Ramazan ayı, on bir ayın sultanıdır. O nedenledir ki Allah’ın kulları olarak bu ayı çok iyi değerlendirmemiz gerekmektedir. Sabahında, öğleninde, akşamında ve gecesinde her zamankinden çok daha fazla dua edip istiğfarda bulunmalıyız. Yine bu ayda insanlar her zamankinden çok daha fazla huşu içinde olurlar. Sebebi ise, Peygamber Efendimizin (sav) şu hadisinde beyan edilmektedir.
‘Ramazan ayı girince cennet kapıları açılır. Cehennemin kapıları kapanır ve Merede-i Şeyatin zincire vurulur.’
Yani nefse kötülükleri, tembelliği ve diğer tüm kötü davranışları emreden şeytanların zincire vurulduğu mübarek bir aydır. Bu nedenle insan kendi nefsiyle baş başa kalır ki onu da aç ve susuz kalmakla terbiye eder. Ramazan ayında nasıl ki ağzımızı su ve yemekten uzak tutuyorsak dilimizi de dedikodu ve iftiradan uzak tutmalı, dilimizi Kur’ân okumakla meşgul etmeliyiz. Dua ile süsleyip duygularımızı, namaz ile ayakta tutmalıyız bedenlerimizi…
Rabbu-l Âlemin, her kuluna O’na (c.c) yakışır kullar olmayı nasip eylesin. Emrettiklerini yerine getirip nehiy ettiklerinden uzak duran kullarından eylesin. Âmin
Kaynakça
1) Mesai, savm IV,167