Davet ve Kardeşlik Vakfı, otuz yıllık islami çalışmasında insanlara iki şeyi öğretti: Bunlar Kur’ân ve sünnetten başkası değildir. Fertler, Kur’ân ve Sünnet-i Nebevi’nin nurlarından doya doya içmek için gayret gösteriyorlar, bu vesileyle manevi cihette en üst düzeye erişmeye çalışıyorlar. İslam toplumundaki aksaklıklar da bu kaynağın devre dışı bırakılmasından değil miydi? Resûlullah (s.a.s) vefatında önce bu kaynaklara sımsıkı sarılmamızı tavsiye etmemiş miydi? Müslüman Kardeşler teşkilatının kurucusu Hasan el-Benna’nın, “Bir elimize Kur’ân’ı diğerine de sünneti alarak selef-i salihin uygulamasıyla yola koyulmak” şeklinde formülize ettiği metod, dünya müslümanlarının üzerinde durması gereken en önemli meselelerden biridir. Bugün bu metod devre dışı bırakıldığı için müslümanlar bocalama içindedir. Her iki kaynak da vahyin ta kendisidir. Biri Vahy-i Metlüv, diğeri de Allah’ın peygamberinin kalbine düşürdüğü Vahy-i Gayrimetlüvdür. Ümmet bunlardan uzaklaştığı çağlarda rotasını hakikatten şaşırmış, işin içine nefis girmiş, bir
müddet sonra Allah rızası ve samimiyet kaybolup gitmiştir. Bu kaynaklardan hakkıyla istifade edildiği müddetçe tekfircilik, taassup, ırkçılık gibi Müslümanları parçalayan düşünce ve yapılar İslam topraklarında zuhur etmemiştir. İşte! Davet ve Kardeşlik vakfı bünyesinde, ben buna şahid oldum. İnsanları bu iki kaynağa yönlendirme noktasında sıkı bir çalışma, bu konudaki ısrar ve bunların ümmeti kurtuluşa götüreceklerine dair kavi inançları hep en belirgin özellikleri oldu. O yüzdendedir ki hep vasat çizgide olmayı kendilerine hedef edindiler. Her türlü aşırılıktan uzak durma konusunda hassas oldular, ısrarcı davrandılar. Kur’ân eğitiminde illa bir tefsir takip edilmeli gibi bir düşünceye de asla düşmediler. Seyyid Kutub’ın tefsirinden istifade ettikleri gibi Bediuzzaman’ın Risalelerinden de Mevdudi’den de Hicazi’den de istifade ettiler. Belli bir kitaba takılmamaları onların en belirgin özellikleri oldu. İslam’a hizmet etmiş bütün hareket ve dava adamları, Müslüman mütefekkirler aynı zamanda onların beslendiği kaynaklar oldu.

Bu yazıya yorum bırakmak ister misiniz?