Ali Fuad Başgil’in “Gençlerle Başbaşa” adlı kitabını ilk defa okuyorsanız içinde sizi cezbeden birçok cümle bulacaksınız ama eğer ikinci kez okuyacaksanız altını çizeceğiniz yerler de değişecektir.
“Gençliğini eğlenmekle geçiren, ihtiyarlığını ağlamakla geçirir…” diyor Ali Fuad Başgil.
Oysa bugün gençleri en çok eğlence meşgul etmiyor mu? Gençler, gençken yapamadıklarının pişmanlıklarını yaşamak için yaşlılığı mı bekliyorlar yoksa? Bunlar belki de göz ardı ettiğimiz konular ama şunu biliyoruz ki telefonla üç saat geçirecek vakti olan genç, kitap okumak için on beş dakikasını dahi ayıramıyor. Etrafımızda vaktini heba eden gençleri görüp susmak dışında yaptığımız bir iş var mı? En son ne zaman ailemizle medeniyetimizi konuştuğumuz bir çay saatimiz oldu? Evimize televizyon aracılığıyla davet ettiğimiz misafirleri saymıyorum bile…
Kitabı okuduktan sonra birçok soruya cevap buluyor, belki de bizim gençlerle yapamadığımız güzel sohbeti ve samimiyeti bu kitapta buluyoruz. Çabucak okuyup bitireceğiniz ama okuduklarınızın sizde yıllarca iz bırakacağı bir kitap olan “Gençlerle Başbaşa” beş bölümden oluşuyor.
- Muvaffak olma yolunun tehlikeleri ve düşmanları
- Muvaffak olmanın şartları
- Terbiyenin ruh ve karakter üzerinde tesiri
- Muvaffakiyet ve verimli çalışma
- Çalışma hayatının ve umumiyetle muvaffak olmanın kanunları
Her yeni bölüme geçiş yaptığınızda ufkunuzun açıldığını görecek, kendinizi, bir kenara not almaktan alıkoyamayacaksınız.
Yazar, “Muvaffakiyetin ilk düşmanı tembelliktir” demiş. Gerçekten hangi hayalimize bundan dolayı veda ettiğimizi gözden geçirme vakti gelmedi mi?
Kendinize bir iyilik yapın ve gençken bu kitabı okuyun, derim. Ama yaşınız kaç olursa olsun tecrübenize tecrübe katacak olan bu kitabı kitaplığınıza mutlaka misafir edin. Unutmayın ki çalışmak için gün ve saat bekleyenler, vakti ziyan edenlerdir.
