Allah’ın adıyla çıktığımız köy ziyaretleri devam ediyor. Her bir ziyarette bir Müslümanla tanışıyor, hasbihale ediyor, Rabbani mesajın gençlerin derununda yer etmesi için başta imamların kolları sıvaması gerektiğini dile getiriyoruz. Giderken yanımıza bir genci de aldığımız zaman onun da ileriki zamanda bu işi yapabileceğini hal diliyle göstermiş oluyoruz. Bizler Rabbimize kavuştuktan sonra gençlerin bu tür işleri yapacağını direksiyon çevirirken anlatıyoruz. Arabanın tekerleğinin her dönüşünde bize sevap yazılacağını dile getiriyoruz. Ziyaret ettiğimiz son imam manidar bir şey söyledi. Camiye gelen her genci kucakladıklarını, onlara şefkat ve merhamet ile yaklaştıklarını, içlerinde Kur’ân’ı güzel öğrenenlerin olduğunu, bunu yanı sıra aylarca gelip hiç Kur’ân öğrenemeyenlerin de bulunduğunu söyledi. Kur’ân öğrenemeyenlerin de cami ortamını gördüklerini, camiye imama, cumaya, mihraba ve minbere alıştıklarını ve caminin birer muhibbi olduklarını ifade etti.

İleriki zamanlarda bu tür gençlerin camiye hep sadık kalacaklarını, camiye yanlış yapmayacaklarını, hatta başkalarının yanında camiyi müdafaa edeceklerini belirtti. Çünkü insanda vefa duygusu vardır. İmamın, müezzinin, Kur’ân öğrenemese dahi çocuğa şefkatle yaklaşması, ona bir şeyler ikram etmesi ve onunla bir miktarda olsa oyun oynamış olması, çocuğun zihninde yer edecektir. İmam kardeşimiz bu sebeple kimseyi camiden kovmamak gerektiğini özellikle belirtti. İmam kardeşimizi tebrik ettik. Gençlerin listesini çıkarmasını, onlarla sürekli bir irtibat içerisinde olmasını tavsiye ettik. İmam kardeşlerimizin, aynı tavrı köydeki yetişkinlere de göstermesi gerekir. Adamın fikri ve zikri ne olursa olsun imamın hakkı ulaştırma adına çevresinde bulunanlarla irtibatı koparmaması icap eder.

Bu yazıya yorum bırakmak ister misiniz?